• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/groups/annebabaokulu
  • https://api.whatsapp.com/send?phone=+905327001004
  • https://www.instagram.com/matematikkafe
TRANSLATE
DESTEK OL
ÜYELİK GİRİŞİ
REKLAM ALANI-1

MATEMATİK DÜNYASI
EĞLENCELİ MATEMATİK
OKUL BAŞARISI
PSİKOLOJİ
SİTE HARİTASI
ZİYARET BİLGİLERİ
Aktif Ziyaretçi9
Bugün Toplam514
Toplam Ziyaret2427431

Ezbercilik çaresizliğin göstergesidir

24/12/2022

ezbercilik-ve-matematik

 

Ezbercilik, geri kalmışlığın ve çaresizliğin göstergesidir!


Bildiğiniz gibi toplumumuzda kökleri geçmişe dayanan matematikle ilgili önyargılar toplumumuzun uluslararası araştırmalarda matematik başarısının olumsuz sonuçlarını ortaya koymuştur. Bunun tabii sonucu en son araştırmalara göre fen ve matematik başarısında 38 ülke arasında Türkiye ilk 30 ülke arasına girememiştir.

Yıllardır bizim de şahit olduğumuz ezbere dayalı, yanlış öğretim yöntemleri bu başarısızlığı iyice pekiştirmiştir.

İlköğretime başlayan bir çocuğun ilk karşılaştığı yanlış uygulama onları çarpım tablosunu ezberlemeye zorlamak olmuştur. Matematiğin doğasında ve hayatın içinde ezber olmadığı için bu durum çocukların üzerinde matematiğe karşı bir önyargı oluşmasına neden olmuştur. Toplumumuzda matematikle ilgili oluşan korkularının ve kırılganlıkların ilk basamağını teşkil etmiştir.

Çocukların ilginç, sıra dışı ve sevdikleri işlerde daha başarılı olduklarından hareketle hazırlanacak ilginç, ayakları yere basan çalışmalarla çarpım tablosunu gerçek matematiğin sınırları içinde kalarak her yaşta insanın garantili, daha çabuk, ezbersiz, zevkli ve etkili bir şekilde öğrenmek mümkündür. Bir sarp dağa tehlikeli bir yolla, zor şartlarda çıkılabileceği gibi; teleferik kullanarak yaşanabilecek bu tehlikelere maruz kalmadan da çıkılabilir.

Nasıl dağa çıkışımızda asıl tehlike dağa çıkarken seçtiğimiz yanlış yol ise matematikte de başarısızlığın asıl sebebi matematik işlemlerini ve problemlerini gerçek matematiğin doğasında olmayan yanlış yöntemlerle çözmeye çalışmaktır.

İnternette yaptığım araştırmalar bu durumdan birçok kesimden insanın rahatsız olduğunu ortaya koymuştur. Bu incelemeler sonucunda göze batan bazı değerlendirmeler şunlardır.

Eğer sağlıklı, mutlu ve refah düzeyi yüksek bir ülkede yaşamak istiyorsak (yanlışın farkında olan) hepimiz sorumluluk almak zorundayız.

Ezberden uzak, verilere dayalı yorum yapabilen, bilgi üreten, problemlere çözüm üretmenin zevkine sahip nesiller yetiştirmeliyiz.

Toplumumuzda matematiğin ‘’öcü’’ etkisi yaratmasının en önemli nedeni soyut düşüncenin daha gelişmemiş olduğu dönemde matematik kavramlarının zihnimizde somut resimler oluşturmadan ezbere öğretilmeye ve öğrenilmeye çalışılmasıdır. Bu da mevcut matematik öğretimini birçok yönden ‘’Sağır çocuklara piyano öğretmeye uğraşmak‘’ gibi bir durumla benzerliğe neden olmuştur.

Matematik dersleri bugün belki de en çatık kaşlı dersler... Oysa tam tersi olmalı...

O halde ne yapılmalı? Yapılacak ilk iş, matematik dersinin yarattığı ruhsal gerginlikle savaşmak olmalı...

Yıllardır mevcut durumla yetinmemiz sonucunda toplumumuzdaki korku daha çok pekişmiş, bunun sonucunda durum her yıl daha da geri gitmeye başlamıştır. Bunun yanında toplumumuzda yeni arayışları da içinde barındıran yeni çalışmaların olduğunu görmek geleceğe ait olumlu beklentilerimizi arttırmaktadır. Bu alandaki çalışmaların artarak devam etmesini bekliyoruz.

NECİP GÜVEN
 
 
 
1222 kez okundu

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın