• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/groups/annebabaokulu
  • https://api.whatsapp.com/send?phone=+905327001004
  • https://www.instagram.com/matematikkafe
TRANSLATE
DESTEK OL
ÜYELİK GİRİŞİ
REKLAM ALANI-1

MATEMATİK DÜNYASI
EĞLENCELİ MATEMATİK
OKUL BAŞARISI
PSİKOLOJİ
SİTE HARİTASI
ZİYARET BİLGİLERİ
Aktif Ziyaretçi6
Bugün Toplam271
Toplam Ziyaret2393963

Başarıyı engelleyen tuzaklar! (2)

30/07/2022

baasariyi engelleyen tuzaklar 2


KIYASLAMA TUZAĞI!

Aileler olarak yaptığımız en önemli yanlışlardan biri kendi çocuklarımız ve başka çocuklar arasında kıyaslama yapılmasıdır. Kıyaslama çocuklar arasında güvensizlik, yetersizlik duygularını arttıran en önemli yanlışlardan biridir.

Kıyaslarken çocuğumuza model olarak gösterdiğimiz çocuk veya çocuklarla kendi çocuğumuzu karşılaştırırız. Bunu iyi niyetle yaparız. Fakat çocuklar üzerinde bıraktığı tahribatlar ve psikolojik etkilerin farkında değilizdir. Zaten farkında olsak bu yanlışı yapar mıyız?

İsterseniz şöyle bir uygulama yapalım. Baba isek çocuğumuzun bizi diğer babalarla kıyasladığını düşünelim. Baba bizim gelirimiz neden düşük? Arkadaşımın babasından senini neyin eksik? Baba, arkadaşımın babası 5 milyon harçlık verirken sen bana neden 500 bin lira harçlık veremiyorsun? Arkadaşlarımın son model taksisi varken bizim neden Hacı Muratımız bile yok?

Veya anne arkadaşlarımız Köyceğiz’e tatile giderken biz niye kendi köyümüze bile tatile gidemiyoruz? Arkadaşımın annesinin yaptığı yemekleri çok lezzetli oluyor; senin yaptığın aynı yemek neden aynı lezzette olmuyor? Çocuklarımızın sizi diğer anne babalarla her konuda kıyasladığını düşünün. Kendinizi nasıl hissedersiniz hiç düşündünüz mü?

Hiç düşünmediyseniz, kitabı kapatın çocuklarınız bir çok konuda sizi sizden üstün durumdaki anne babalarla kıyasladığını düşünün. Kendinizi kötü hissetmiyorsanız çocuklarınızı birbirleriyle ve başka çocuklarla kıyaslamaya devam edin.

Ailelere çocuk eğitiminde eksiklerimiz olduğunu söylediğimde şu itirazla karşılaşıyorum. Öğretmenim bu görüşünüze katılmıyorum. Çocuğumun biri çok başarılıyken aksine öbür ki çok başarısız. Biz aile olarak ikisine de aynı eğitimi veriyoruz diyorlar. Ben de diyorum ki çok güzel gelişmiş bir ceviz veya çınar ağacınız olsa; yeni bir fidan dikeceğiniz zaman onu önceki ağacın gölgesine mi yoksa güneş gören başka bir yere mi dikerseniz? Tabii ki güneş gören başka bir yere... Niçin? Çünkü diğer ağacın gölgesine dikeceğimiz fidan güneşi görmediği için gelişemez.

Genç fidanı gölgesi geniş bir ağacın gölgesine dikmiyoruz ama çocuğumuzu başka çocukların gölgesine dikmekten çekinmiyoruz. Yaptığımız yanlışlarla farkına varmadan maddi ve manevi açıdan onların geleceğini karartıyoruz.

Eğitimci yazar Alişan KAPAKLIKAYA’nın dediği gibi bırakalım sevgi bahçemizin çiçekleri kendi renkleriyle açsınlar. Onları bir kalıba sokmaya çalışmayalım. Onları kendi kalıplarımıza sokmaya çalışırsak ne tam bizim istediğimiz gibi olacaklardır ne de kendi özelliklerini koruyacaklardır. Küstüm çiçeği gibi sararıp solup kuruyacaklardır.

Lütfen çocuklarımızdan dersler alalım. Çocuklarınıza sunmayı isteyipte imkansızlıklar yüzünden gerçekleştiremediğimiz hayalleri söyleyelim. Bütün bunlara rağmen bizi sevip sevmediklerini soralım. Göreceğiz ki çocuklarımız bizi her şeye rağmen seviyorlar. Bizi yalnız anneleri, babaları olduğumuz için seviyorlar.

Soruyorum biz de çocuklarımızı yalnız çocuklarımız olduğu için hiçbir şarta bağlı kalmadan oldukları gibi sevebiliyor muyuz?

ÇOCUKLARINIZI BAŞKALARIYLA KIYASLAMAYIN!

Merhaba, Ben “baskı yaptım pişmanım” rumuzla babayım. Daha önce kendi yaptığım hataları anlatmıştım. Şimdi de kızım ile torunlarım arasında yaşanan yanlıştan “kıyaslamadan” bahsedeceğim. Okumayan büyük kızımın biri kız biri oğlan iki çocuğu var. İlk kız torunum üniversiteyi bitiren iki teyzemin evleri yakın olması nedeniyle onların gözetiminde yetişti. Teyzeleri büyük torunumu sıkmadan programlı çalışmaya alıştırmışlardı. Temeli sağlam olduğu için okulda hiç zorlanmadı. Daha sonra büyük kızım Ankara'da kardeşlerine uzak bir semte taşındı. Büyük torunum teyzelerinin yanında kaldı. Küçük torunum ise anne ve babasının yanında kalmaya başladı.

Büyük kızım oğluna durmadan derslerine çalış, derslerine çalış diye devamlı baskı yapıyordu. Bu baskı küçük torunumu çok bunalttı. O da derslerine çalışmamaya başladı. Bunun sonucunda derslerden soğudu. Şimdi lisede okuyor. Hafta sonları teyzesine çağırırlar. Teyzesinin denetiminde ders çalışır. Teyzesi yeğenini çalıştırırken onu hiç sıkmaz. Birlikte neşeli, neşeli ders çalışırlar. Annesi ders çalış deyince ders yapmayan torunum teyzesiyle sıkılmadan 4-5 saat ders çalışabiliyor. Teyzesi, işte çalıştığı yeğeninin yanına her hafta sonu gidemiyor. Annesi, teyzesinin gelmediği haftalar torunuma üniversiteye giden ablasına bilmediklerini sormasını ister.Torunum da ablasına sormak istemez. Annesi de hemen “Ablan gibi olamadın, ablan gibi olmadın“ diye kıyaslama yapmaya başlar. Bu kıyaslama küçük torunum hevesini daha dakırıyor. Hiç ders çalışmak istemiyor.

Temmuz ayı içinde Eskişehir'den eşimle birlikte büyük kızımın yanına Ankara'ya gezmeye gittik. Hafta sonunda kızım bizi torunlarla beraber piknik yapmaya götürdü. Piknikte yemek yerken birden kızım küçük torunuma “Keşke testlerini getirseydin burada test çözerdin” dedi. Bu duruma çok üzüldüm. Piknik bana ve torunuma zehir olmuştu. Kızım çocuğuna yaz tatili boyunca “Derslerini tekrarla, derslerini tekrarla” diye baskı yapıyor. Sık sık da ablası ile kıyaslıyor. Bu baskı ve kıyaslama çocuğu olumsuz etkiliyor. Serbest bıraksa okuyacak çocuk okuldan ve derslerden soğuyor.

Eşime sık, sık ''Anneanne annemin bu baskısı yüzünden hiç eve girmek istemiyorum“ diyormuş.” Anneler, babalar lütfen çocuklarınıza baskı yapıp onları birbirleriyle kıyaslamayın. Onlara daha hoşgörülü yaklaşarak okulu ve dersleri sevmelerini sağlayın. Dikkat edin onları derslerden, bilgiden nefret ettirmeyin. Unutmayın baskı ve kıyaslama nefret ve başarısızlık; sevgi ve hoşgörü ise başarı getirir.

Rumuz: Baskı Yaptım Pişmanım

 
288 kez okundu

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın