• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/groups/annebabaokulu
  • https://api.whatsapp.com/send?phone=+905327001004
  • https://www.instagram.com/matematikkafe
TRANSLATE
DESTEK OL
ÜYELİK GİRİŞİ
REKLAM ALANI-1

MATEMATİK DÜNYASI
EĞLENCELİ MATEMATİK
OKUL BAŞARISI
PSİKOLOJİ
SİTE HARİTASI
ZİYARET BİLGİLERİ
Aktif Ziyaretçi18
Bugün Toplam1052
Toplam Ziyaret2447649

Matematik ve Tiyatro

01/01/2024

matematik-tiyatro

Matematik ve Tiyatro


Yönetmen bir oyunu sahneler, oyuncu oyununu oynar, sahne ve dekor tasarımcısı her sahnenin tasarımını yapar, ışık tasarımcısı ışığını tasarlar; bunların hepsi bir sayısal sistem üzerine oturur. Çok iyi bir oyun seyrettiğimiz zaman şunu söylemez miyiz: “Yönetmen bu işin matematiğini çok iyi oturtmuş”.

 

Tiyatroda sayısal zekasını sözel zekasıyla birleştiren sanatçıların, bazı noktalarda daha çok ön plana çıktıklarını görürüz. Tabii ki bu oyunculuk için kesin bir kriter değildir. Oyuncular kendilerini, sayısal zekalarını geliştiren eğitimlerle zenginleştirmeli. Bu düşündüğümüz anlamda gidip matematik öğrenmek olmasa da bizim disiplindeki sayısal algoritmayı güçlendiren eğitimlerle mümkün.

Kaynak: matematikevreni.com.tr/tiyatroda-basarinin-ritmi-matematikten-gecer/

 

Peki neden tiyatro? Bunun cevabını da Tamer Aydos'dan dinleyelim...

 

Neden Tiyatro


Tiyatro, günümüzde sadece bir eğlence alanı olarak görülüyor, tiyatronun diğer nitelikleri ve insana, hayatımıza ve insan ilişkilerine katkısı hiç yokmuş gibi davranılıyor, oysa tiyatro, onu üretenin de, izleyenin de iç dünyasını, iletişimlerini, hayata karşı tavrını ve algısını bilinçli olarak fark etmesini sağlayarak bir dönüşüme yol açıyor. Bu dönüşümle kişi bedensel, düşünsel ve duygusal olarak kendi varlığını bilinçli olarak tanırken, başka bir deyişle kendini gerçekleştirmeye başlarken, dünyayla kurduğu iletişim daha sağlıklı, nitelikli ve daha estetik belki de daha şiirsel olmaya başlıyor. Kişinin iç dünyasına ve dış dünyaya olan farkındalığı artıyor.

 

Başka insanlarla dikey ve yatay boyutta iletişim kurmak ancak tiyatro yoluyla oluyor. Şöyle de diyebiliriz, kişi sahnede bir başkası oldukça daha çok kendisi olabiliyor, kendisi oldukça bir başkasını daha iyi anlıyor. İnsanların arasında tam bir insan olarak, insanları anlayarak, insanlarla duygudaşlık yaşayarak, sağlıklı ve etik ilişkiler kurarak yaşamaya başlıyor.

 

Ayrıca, kişinin kendisini doğru bir şekilde ifade etmesi, anlatması ancak, zihinsel bir üretim süreciyle ve o sürecin sonucu olan düşünmekle mümkün oluyor. Düşünmekse bilgiyle! Tiyatro, insanın, kendi hayatı üzerine düşünmesini sağladığı kadar başka hayatlar üzerine de düşünmesini sağlıyor ve insanı bilgilendiriyor, hissettiriyor, düşündürüyor ve hayal kurduruyor. O, insanı bilgi, düşünce ve hayal gezgini yaparak insanın kendisini aşmasını sağlıyor! İnsan kendini aştıkça, özgürleşiyor! Tek boyutlu insan olmaktan kurtulup, bir anlamda varoluşunun hakkını veriyor.

 

Ve belki de insan kaybetmeye yazgılı olmayı, var olmamayı ve var etmemeyi, yavaş yavaş kendi içindeki en derinlerde sakladıklarıyla aşıyor.
Hiçbir varoluşa şaşıramadığımız bu dünyada, tiyatro, insanı şaşırtıyor. Tiyatro, insanı kendisine getirirken, başkalarına “misafirliğe” götürüyor.


Yazan: Tamer Aydos
aydostamer@yahoo.com


Tamer Aydos, 1963 doğumlu, oyunculuk eğitimini 1996-1999 yıllarında Şahika Tekand –Studio Oyuncuları Tiyatrosu’nda aldı. 1999-2003 yılları arasında gönüllü olarak eğitmenlik yaptıktan sonra 2004 yılında profesyonel olarak eğitmenliğe başladı. Halen oyunculuk eğitmenliğine devam etmektedir. Ayrıca çeşitli profesyonel ve yarı profesyonel oyunlarda oyuncu olarak yer aldı. Öğrencilerinden oluşan tiyatro grubunu çalıştırmakta ve zaman zaman beden ve ses üzerine atölyeler gerçekleştirmektedir.

 

227 kez okundu

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın